YÜZÜNÜZE ,GÖZÜNÜZE BULAŞTIRDINIZ !

Cumhuriyetin kuruluşunun 100. Yılında SSK.,BAĞ-KUR ve Emekli Sandığı emeklilerine bir defaya mahsus olmak üzere beşer bin lira ikramiye verileceği aylar öncesinden ilan edildi. Tüm emekliler sevindi. İkramiyelerin ödeneceği tarihi sabırsızlıkla beklendi. Ödeme günleri geldi. Bankalara giden emekliler derin bir hayal kırıklığına uğradı. Hesaplara yatırılan para yoktu. Öğleden sonrayı,ertesi günü beklediler. Hesaplara yatan yine bir şey yoktu. Bazıları aldı. Çoğunluğu alamadı. Sebebini araştırdılar. Çalışan emekliler ile destekleme parası alanlar bu haktan yararlanamıyormuş.? Meclisten bu kanun geçerken bu madde konmuş. Emekli olduktan sonra bir iş yeri açıp veya şirket kurup ticaret yapanlar için bu makul görülebilir. Ama köyünde ,evinde ve tarlasında yetiştirip sattığı ürününden aldığı destek parasını sebep gösterip onu ikramiyesinden mahrum etmek bir haksızlıktır. Hak ihlalidir. Fındık,çay gibi yöresel ürünlerden tutarı bin lirayı geçmeyen desteklerden ötürü bu ikramiyenin kesilmesi oldukça mantıksız bir karar. Hiç olsun belli bir miktarın altında destekleme alanlar istisna bırakılabilirdi. Nitekim komisyonlardan enine boyuna tartışılıp geçmeden, torba yasa içine yangından mal kaçırılır gibi sokuşturulan bu kanun emekliye değer verilmediğinin bir göstergesidir.

3600 Göstergenin verilmesinde de böyle oldu.3600 defa duyuru yaptılar. Sonunda dağ fare doğurdu. Hiç kimse memnun olmadı. Şimdi yeniden revize edileceğini bildirdiler. Çalışanlara zam yapıldı. Ayrıca refah payı adı altında 8000 TL.verdiler. Emekliye çok düşük bir zam yapıldı. Refah payı verilmedi. Bunu tamir etmek yerine, verilecek ikramiyelere ustaca bir “şerh” koyup bundan da mahrum ettiler. Sözde 16 milyon emeklinin yararlanacağı bu haktan ancak yarısı bile yararlanamadı. Atılan taş,ürkütülen kurbağaya değmedi.

Emekli beşbin lira için açlığını göstermez .Devletten para da talep etmez. Sıkıntılı dönemlerde devletin yardım talebine isteyerek gönülden katılır. Oldukça onur kırıcı bir tutum. Şimdi hakkını aramaya kalksa vekillerini tepeden tayin ettikleri için bulup derdini anlatamaz. Muhalefet Selahattin Demirtaş ile Osman Kavala’nın haklarını savunmakla meşgul. Onlara meclis kürsüsünde selam gönderme ihtiyacını duyuyorlar. Onaltı milyon emeklinin en az 25 milyon oyu var. Sırası gelince onlar da son sözünü söyler. Sayın Erdoğan bunca ağır işler altında bu gibi detaylarla meşgul olamaz. Kanun hazırlayıcılar komisyonlarda bari bir “EDİTÖR” bulundursunlar.