YARGITAY’IN YARGISI

Yargıtay Anayasa Mahkemesinin 9 üyesi hakkında görevi kötüye kullanmaktan suç duyurusunda bulundu!

Bizim ülkemizde şaşırmak sıradan hale geldi. Neden mi? Yargıtayın görevleri arasında AYM’yi denetlemek var mı? Yerel mahkemelerin kararlarını denetleme görevi olan Yargıtay böylesi bir girişime neden başvurur?

Bu türden tartışmalar onlarca uzman tarafından madde madde anlatılırken Yargıtay’ın yanında duranlar esas amacı açıkça söylüyor.

Anayasa değişikliği veya yasa değişikliğiyle AYM’yi etkisiz ve yetkisiz bırakarak anayasada yapılmak istenen değişiklerin önünün açmak.

Anayasada iddia olarak da olsa var olan laik, sosyal hukuk devletine son vermek hükümetin çıkarabileceği bu türden yasalara karşı anayasaya uygunluk gerekçesini ortadan kaldırmak.

Sorun AYM’nin varlığından öteye başka bir anayasanın yollarını döşemek.

Bu açıdan bakıldığında esasında AYM’yi, Yargıtayı hatta Sayıştay’ın varlığına bile gerek yok. Hükümet bir yasa çıkardığında itiraz edecek hukuki kurumların olmasından rahatsızlar.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş gerekçeleri ortadan kaldırılarak cumhuriyetten rövanş alınması kolaylaştırılacak. Rövanş alınınca da herhalde daha demokratik daha özgürlükçü bir cumhuriyet olmayacak. İktidar olanlar ulusal hukuku ortadan kaldırdığı gibi uluslararası hukukun gerektirdiklerine son verecekler. Bunun adına da “milli” hukuk diyerek insanlığın binlerce yılda elde ettiği adalet ve eşitlik gibi kazanımlar milli duruş altında ortadan kaldırılabilecek.

Keyfi yönetmenin kolaylaşacağı yeni yönetim biçimi rahatlıkla gerçekleşecek. Bunun sonucu baskıcı bir rejim olacaktır. Bu durumda cumhuriyetin kurucu iradesini savunanlar ve daha demokratik bir rejimden yana olan kesimler birlikte mücadeleyi gerçekleştirmek zorundalar.

Sonuçta sıkça söylenen her değişim ileri değildir sözünü hatırlamak lazımdır.