İsrail... Filistin... Çeşitlemeler…

İsrail’in Gazze üzerinde yürüttüğü ölüm kuşatmasında 3 bini aşkın insan hayatını yitirirken enkaz altında binlerce insanın kaldığı belirtiliyor. Kadın, çocuk demeden ölüm kusan Siyonist vahşetin durdurulması için Rusya Birleşmiş Milletlere bir tasarı sundu “İnsani Ateşkes İlan Edilsin”. Rusya’nın sunduğu tasarıya Rusya ile birlikte Çin, Birleşik Arap Emirlikleri, Mozambik ve Gabon evet oyu verdi. ABD, İngiltere, Fransa ve Japonya ise hayır oyu kullandı.

ABD, İngiltere ve Fransa’ya şaşırmadık. Onlar zaten Avrupalı! Ancak bir Asya ülkesi olan Japonya’ya şaşırdık. Şaşkınlığımızı Japonya’nın attığı yeni adım daha da arttırdı. Avrupalıların ahlak fukarası olduğu tarihten beri hep bilinir. Bir Asya ülkesi olan Japonya’dan ise çoğu kez ahlaki örnekler verilir. Ancak Japonlar belli ki artık Avrupalı ahlakını kuşandılar. BM’de insani ateşkese hayır diye Japonlar arkadan Gazze’ye 10 milyon dolar yardım yollayacaklarını açıkladılar. Güler misiniz, ağlar mısınız? Ölülere yardım yollayacaklar!..

Be ahlaksızlar. Gazze’de su yok, elektrik yok, gıda yok! 10 milyon doları niçin gönderiyorsunuz? Önce ateşkese ret oyu verip ölüm kuşatmasının devamını onaylıyor, arkasından yardım gönderiyorsunuz. Herhalde bunun adı da “Yeni Japon Ahlakı” olmalı. Burası çok önemli. Japonların insani tutum ve ahlakının anlatıldığı yerde bu notu unutmayın.

+++

Türkiye’nin Dışişleri Bakanı Hakan Fidan dün gerçekten destansı bir açıklama yaptı. İsrail’in bugüne kadar işgal ettiği Filistin topraklarında açtığı yeni yerleşim yerlerini yorumladı. Fidan “Yerleşimcilik demek hırsızlık demektir. Birisinin toprağını işgal ediyorsunuz. İşgal etmekle kalmayıp evine el koyuyorsunuz, yıkıyorsunuz, dışarı atıyorsunuz, sonra bir başkasını getirip oraya yerleştiriyorsunuz. Sonra da buna bir terim uydurup ‘yerleşimci’ diyorsunuz. Bunun adı hırsızlıktır. Bu bir yalandır ve artık kabul görmemektedir. Artık bu yalanlardan vazgeçilmeli.” dedi.

Gazze direnişini ya da Siyonist vahşetin Gazze kuşatmasını kısmen de olsa Çanakkale’ye benzetiyoruz. Tıpkı Çanakkale kuşatması gibi Hindusundan Yamyamına, Kanadalısından Avustralyalısına bütün dünya Çanakkale’ye yığılmıştı. Göklerden adeta ölüm yağıyordu. Akif, bu tabloyu Avrupa’nın “sırtlan yüzü” olarak yorumladı. Avrupalının esasında insanlıktan ne kadar uzak olduğunu Çanakkale örneğiyle verdi. Şimdi aynı Avrupalı sırtlan yüzünü Gazze’de gösteriyor. Vahşi siyonizme her türlü desteği verirken masum Gazze’yi ve Filistin’i mahkum ediyor. Medeni denen Avrupa, ülkelerinde Filistin adını yasaklıyor. Özgür denen Avrupa Netenyahu’nun karikatürünü çizen bir sanatçıyı gazeteden kovuyor. Yani Avrupalı vahşete ortak olduğunu ilan ediyor.

+++

HDPKK’lı Kürtlerin baş tacı ettiği, Kürtlerin hemen tamamının beğendiği sanatçı Şivan Perver dün bir açıklama yapmış. Derdi Türkiye ile... Türkiye’ye sesleniyor “Senin ne işin var Kudüs’te... Kudüs senin mi? Kudüs Arapların, Yahudilerin ve Hristiyanlarındır.” Bu adam HDPKK’lıların en akıllılarından!.. Kudüs’ü ırk noktasından ele alarak yorum yapıyor. Halbuki Kudüs bütün dinlerin buluşma noktasıdır. HDPKK’lı Şivan Perver o kadar cahil ki Kudüs fatihi Kürt kökenli büyük komutan Selahaddin Eyyubi’yi bile hatırlamıyor!.. Aslına hatırlıyordur. Hatta iyi hatırlıyordur; Ama Kudüs’ü fethettiğinden dolayı sevmediği için her zeminde yok sayıp düşmanlık ediyor.

Cahilin sanatçısı olur da siyasetçisi olmaz mı? O da bizde var. Zafer Partisi’nin Genel Başkanı Ümit Özdağ. Bakın bizdeki ne demiş: “Kudüs ve Filistin bir İslam davası değildir. Arap davasıdır. Arap davası için ölmek isteyenleri tutmayız. Yeter ki gitsinler.”! Az önce örneğini verdiğimiz Kürt kökenli sanatçı Şivan Perver Kudüs’ü yorumlarken Yahudi ve Hristiyanlara pay veriyor da sıra Müslümanlara gelince Türkler diyor. Bizim ırkçı Ümit Özdağ ise zıt çizginin farklı versiyonu. Müslümanların ilk kıblesi ve namusu olan Kudüs için “İslam davası değil” diyor. Yine de çok görmüyoruz!.. Belki de şaman dininde böyledir. “Senin dinin sana, benim dinim bana” diyerek geçiyoruz.