Filistin meselesi hâlihazırda hem ülkemizde hem de dünyada birinci gündem maddesi. Sebebi çok uzun zamandır sönmeyen ateşin zaman zaman olduğu gibi şiddetle harlanmış olması. Evet, bugün orada olan ne varsa uzun zamandır oluyor ama İsrail tarafı yapacağını yaparken dünya pek de hassas davranmıyor, bir iki kınama ya geveleniyor ya da gevelenmiyor. Ama işte savaşın karşı tarafı ciddi bir hamle yapınca işler fena karışıyor.
İsrail dediğimiz Ortadoğu’nun orta yerinde çıbanbaşı kadar bir ülke. Nüfusuna bakarsak komşu ülkeler tükürse boğulacak gibi duruyor. Fakat herkesin bildiği (ya da bilmesi gerektiği) gibi İsrail sadece İsrail’den ibaret değil. Dünyanın efendilerinin tam desteği arkalarında duruyor. Batı ülkelerinde Filistin’e destek gösterilerine izin verilmiyor. Milyarlarca insanın kullandığı sosyal medya platformlarında Filistin’e destek veren yüzbinlerce hesabın kapatıldığı bilgisi geliyor. Bu platformların sermayesinin o hesaplar olduğu unutulmamalı.
Bunlar herkesin bildiği ve/veya gördüğü gelişmeler. Biz meselenin pek bakılmayan, bakılsa da görülmeyen, görülse de gereği hakkında kayda değer hiçbir şey yapılmayan taraflarına bakalım:
Başta da söylediğimiz gibi İsrail Filistin’e sürekli vuruyor. O dönemlerde bizim kamuoyunun ayranı kabarıyor, İsrail malları ve markalarına boykot çağrıları yapılıyor, sosyal medyada Yahudilere ait firmalarının listesi veriliyor. Ne kadar boykot gerçekleşiyor ne kadar gerçekleşmiyor hiçbir zaman öğrenemiyoruz.
İyi de, bu süreç ben bildim bileli var. Yani İsrail saldırıyor, bizde boykot ayranı kabarıyor, sonra her şey normale (!) dönüyor. Bunca yıldır kimse “Tamam, Yahudi malı kullanmayalım da hepsi çok kaliteli ürünler. Biz neden aynı ya da yakın kalitede ürünler üretmiyoruz? Neden bunun için çalışmıyoruz?” demiyor mu? O Yahudi markaları hep var ve hep kaliteli. Bizim yerli markalar da hep aynı ve bilinen isimler. Farklı ve iddialı bir marka ortaya çıkmıyor. Onların kalitesine bizimkilerin hiçbiri yaklaşamıyor. Miting düzenleyelim, slogan atalım, kınayalım, boykot edelim. Bunların işe yaramadığı, bir şeyi değiştirmediği artık anlaşılmalı değil mi? En azından şerri durdurmakta yeterli olmadığı?
İsrail’de bir yılda yayınlanan bilimsel makale sayısının Arap ülkelerinin tamamında yayınlananlardan fazla olduğunu okumuştum. “Araplar işte, ne olacak…” diye bıyık altından gülmenin hiçbir anlamı yok, çünkü İsrail bu konuda dünyada da fark atmış bulunuyor. Bakınız Wikipedia’da ne yazıyor: “İsrail her bir milyon vatandaşa göre hesaplandığında bilimsel çalışmalarda dünyada dördüncü sıradadır. İsrail’in tüm dünyada yayınlanan bilimsel makale oranı tüm dünya nüfusunun oranından hemen hemen on kat daha fazladır."
Alıntı yaptığım kaynakta İsrail’de bilime verilen önem ve yapılan yatırımlar hakkında ayrıntılı bilgiler var. İnsan hayret ediyor. Demek ki bu güce durup dururken ulaşmadılar. Rahmetli Erbakan “Sekiz milyonluk İsrail için bir buçuk milyar Müslüman Ebabil bekliyorsa; Ebabiller gelse İsrail’i değil bizi taşlar!” derken tükürükle boğma metaforunu değil, bir buçuk milyar Müslümanın sekiz milyon (dünyada da toplam 18 milyon) Yahudi’nin ürettiği kadar üretmediğini kast ediyor olmalıdır.
Bu problem hamasetle, boykotla, sloganla çözülmedi, çözülmeyecek. Akıl, bilim ve (tabii ki silah da dâhil) üretimle çözülecek. En modern silahlara karşı sapan taşı mücadelesi kutsaldır, kimse bir şey diyemez. Fakat kesin ve esaslı bir zafer için aynı zamanda kaliteli diş macunu ve deterjan üretmeyi de düşünmek gerekiyor. En azından bağırıp çağırmak yerine somut bir adım atılmış olacağı kesindir.
Yorum yazarak Günebakış Trabzon Haber Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Günebakış Trabzon Haber hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Günebakış Trabzon Haber editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Günebakış Trabzon Haber değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Günebakış Trabzon Haber Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Günebakış Trabzon Haber hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Günebakış Trabzon Haber editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Günebakış Trabzon Haber değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(1)Özgür Türker - Hem çalışalım hem boykot edelim. Onların mallarını ülkeye sokmazsak içeride üretilmek zorunda kalınır ve içerideki üretici teşvik edilmiş olur.
Yazılan yorumlardan Günebakış Trabzon Haber hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Günebakış Trabzon Haber editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Günebakış Trabzon Haber değil haberi geçen ajanstır.