Trabzon Turizmi ve Ciddiyet...

Trabzon turizminin yaşadığı sorunları zaman zaman gündeme getirerek şehrin sahip çıkmasını istedik. Siyasetin, STK’ların ve bürokrasinin sorunları masaya yatırarak çözmelerini bekledik. En azından bu yıl yaşadığımız sorunların gelecek yıllarda yaşanmamasını arzu ettik. Henüz bu bağlamda ne siyasetten ne de STK’lardan ses çıkmadı. Lakin hiçbir yerden ses çıkmadı da diyemiyoruz.

Önümüze turizmle ilgili bir haber düştü. “Bölge turizmi için güçler birleştirildi” başlıklı haberi merak ettik. Bölge turizmi için acaba kimler güçlerini birleştirdiler? Güzel bir gelişme diye haberi okumaya başladık. Trabzon’da kimsenin tanımadığı, adını bile hatırlamadığı Turizm İl Müdürümüz, varlığından pek de haberdar olmadığımız Trabzon Üniversitesi Turizm ve Otelcilik Meslek Yüksekokulu yönetimini ziyaret etmiş. Beraber görüş alışverişinde bulunmuşlar! Trabzon’daki sektörel sorunları ele almışlar! Çözüm yollarını konuşmuşlar! Stratejik ortak planlar üzerinde görüşmüşler! Okul yönetimi ile Turizm İl Müdürlüğü tam bir anlaşma halinde bundan sonra sorunların üzerine birlikte gidilmesi noktasında yol haritası çizmişler! Güler misin ağlar mısın? Doğrusu biz güldük. Bu şehirde bugüne kadar varlıklarından dahi haberdar olmadığımız ve turizmin hiçbir sorununa müdahil olduklarına tanıklık etmediğimiz bizim Turizm Müdürlüğü ile bizim Turizm Otelcilik Meslek Yüksekokulu meğer Trabzon turizmi için beraber neler neler yapacaklarmış! Elbette ki bir araya gelip turizmi konuşabilirler. Kendilerine göre yol haritası da belirleyebilirler. Ancak turizmin hiçbir yerinde olmayanlar böyle büyük hedefler ve iddialı laflarla bizi kandırmaya kalkmasınlar. Bu servis edilen haber metni belli ki medyaya geçmek için hazırlanan açıklamalar. Yani gerçek hiçbir yönü yok. Bu tür raporlar hazırlanır ve bakanlığa gönderilir ya da rektörlüklere verilir. Onlar da okuyarak alt birimlerin çalıştıklarını zannederler. Yok eğer biz doğru yazmıyorsak o raporları paylaşarak bizi yalanlasınlar.

Hep beraber okuduk. Turizm İl Müdürlüğü ile Turizm Yüksekokulu, turizmin sektörel sorunlarını ele almışlar. Bununla kalmamışlar çözüm yollarını konuşmuşlar. Ortak planlar yapmışlar. Bundan sonrada sorunların üzerine beraber gitme kararı almışlar. Sanırsınız ki şimdiye kadar sorunların üzerine giden bir İl Müdürlüğü ya da bir yüksekokulumuz var. Bu açıklamaları gazeteler ve internet siteleri olarak yayınlayabiliriz. Ama inandığımız anlamına gelmez.

 Bizim Turizm Müdürlüğü ile yüksekokul, öylesine stratejik kararlar almışlar ki (!) Turizm İl Müdürü Tamer Erdoğan’ı, Turizm Yüksekokulu adına danışma kuruluna almışlar. Gerçekten komik buluyoruz. Kent turizminin hiçbir yerinde olmayan Trabzon Turizm İl Müdürü, Trabzon Üniversitesi, Turizm Meslek Yüksekokulunun danışma kurulunda görev yapacak. Varın gerisini siz düşünün. İş dünyasının sorunlarını birlikte duyuracaklar! Artık aktif çalışacaklar! Gerçekten kendimizi tuhaf hissettik. Şehir, turizm adına hangi düzeyde uğraş verirken ve sorunların çözümünde bakanlığı uyarırken Turizm İl Müdürlüğü ve bir yüksekokul hikayeden toplantılarla ve göstermelik açıklamalarla turizmcilik oynuyor. Efendiler Trabzon, 2000’li yılların Trabzon’u değil. Trabzon yılda 800 bin turisti ağırlayan ve misafirleri Arap kökenli oldukları için Türkiye’de belli gurupların hedefi haline gelen çok ciddi sorunlar yaşıyor. Siz ise Trabzon’un 20 yıl gerisinde yaşıyorsunuz.

**

Yukarıda, aynı zamanda bir üniversitemizin içinde bulunduğu durumu nakletmiş olduk. Birisi öyle de diğeri çok mu farklı? Gelen bir başka haberde ise KTÜ’nün turizm çalıştayı hazırlığı yaptığı ve bunun için de ilk toplantısını gerçekleştirdiği kaydediliyor. Üniversitelerimizden biri turizm güçlerini birleştiriyor, bir diğeri ise turizm çalıştayı için güç birliği yapıyor. Yanlış anlaşılmasın. Güç birliğine karşı değiliz. Sadece ortaya çıkan tablonun (katılımcılarla) sorunların çok gerisinde kalacağına inanıyoruz. KTÜ’deki çalıştay için Ekim ayında toplantı gerçekleştirilecek. Çalıştay öncesi rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cemil Rakıcı’nın başkanlığında bir toplantı yapıldı. Toplantıya katılan ve muhtemelen yarın panelist olarak turizme neşter vuracak olan isimleri sıralıyoruz. “Trabzon Valiliği İl Planlama Uzman Yardımcısı Ayşen Çoban, Trabzon Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Şube Müdürü Bengü Özşahin, Trabzon İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Şube Müdürü Mustafa Asan, Trabzon İl Sağlık Müdürlüğü’nü temsilen Dr. Bünyamin Gürsoy, Trabzon Ticaret İl Müdürlüğü Şube Müdürü Hakan Bayrak, KTÜ Kurumsal İletişim Koordinatörü Öğr. Gör. Şeyda Özgenç Yılmaz,  KTÜ Turizm Eğitim ve Uygulama Merkezi İktisadi İşletmesi Genel Müdürü Öğr. Gör. Yakup Heyal, Maçka MYO Öğr. Gör. Dr. Gülsüm Demirkaya, Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı Uzman Personeli (DOKA) Elif Naz Akdeniz, KTÜ Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi Şube Müdürü İbrahim Polat, Trabzon Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı Şube Müdürü Mehmet Travaç, Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Proje Uzmanı Mümin Gençoğlu, Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü Şube Müdür Vekili Nuh Tezcan, Trabzon İl Müftülüğü Şube Müdürü Servet Mercan, Ortahisar Belediyesi’ni temsilen Sezgin Yavuz, Trabzon Üniversitesi’ni temsilen Doç. Dr. Selcan Sarı Aytekin, Trabzon Esnaf ve Sanatkarlar Odası’nı temsilen Denetçi Abdurrahman Eroğlu” ve çok sayıda kurum temsilcisi katıldı.

Kimseyi küçümsemiyoruz. Elbette ki herkesin kendine has ağırlığı vardır. Ancak Trabzon turizmi gibi devasa sorunlara sahip bir konuya birimlerin ve kurumların alt düzeyde temsilci göndermesini konuya gösterilen hassasiyetle ilişkilendiriyoruz.  Ya arkadaş şu listeye bakar mısınız? Trabzon’un turizm sorunlarını kurum müdürleri, amirleri, yardımcıları bile değil şube müdürleri konuşacak. Ayıp değil mi? Kim kimi kandırıyor? Olayın iki boyutu var. Gerçek sorumluluk taşıyanlar, sorumluluklarını yerine getirmiyor. Getirmek isteyenler de doğrusu beceremiyor. Bakalım Trabzon turizm konusunda bu kadar duyarsızlıkla nerelere savrulacak?