​​​​​​​Hangi Kongreye Gitsek

Kongreler bilimsel çalışmaların sergilendiği bilim şölenleridir. Her yıl bilim insanları yapmış oldukları araştırmalarını bu kongrelerde konu bazlı...

Kongreler bilimsel çalışmaların sergilendiği bilim şölenleridir. Her yıl bilim insanları yapmış oldukları araştırmalarını bu kongrelerde konu bazlı oturumlarda diğer meslektaş ve ilgililere sunarlar. Sorular alır, tartışırlar. Kongre içerisinde, alandaki yenilikler ve tartışma konuları hakkında konferans ve paneller yapılır. Eğitim kursları düzenlenir.

Bu toplantılara katılmak için ücret ödemelerine rağmen bilim insanları için çok kazançlıdır. Bilim insanı, alanında çalışılan ve yeni olan konuları, yöntemleri ve araştırmacıları öğrenir. Konular üzerinde bilimsel tartışmalar yapma imkânı bulur. Yeni birçok bilim insanı veya ilgiliyle tanışır. Ortak çalışma yapmak için fırsatlar bulur. Her şeyden önemlisi kendi varlığını sunduğu çalışmalar ve katıldığı tartışmalarla gösterir, “Bende bu alanda varım” der. İlk kez gittiği bir şehir veya ülke ise yeni güzellikler görür, ufku genişler. Gerçek anlamda kongre katılımcısı olan bir bilim insanı kongreye giderken başka, dönüşte başka bir akademisyendir. Ciddi anlamda zenginleşmiş ve yenilenmiştir.

Kongreler –batıda bu tür bilimsel toplantılara konferans; siyasi ve sosyal olanlarına kongre denir- bölüm veya anabilim başkanlıklarınca, ilgili derneklerce, alanda ileri gelen akademisyenler veya şirketlerce düzenlenmektedir. Düzenlenmesi altı ay ile bir yıl arasında bir emek gerektirir. Düzenleme ve bilim kurulları bulunur. Kongreye gönderilen her çalışma alandan iki hakem öğretim üyesi tarafından değerlendirilir, sözlü veya poster bildiri olacağına karar verilir veya ret edilir.

Yurtiçinde bir kongreye gitmek, yol parası, konaklama ve kongre katılım ücretiyle bin ile dört bin lira arasında bir rakama ulaşmaktadır. Şayet yurtdışında katılacaksan uçak ücretleri, konaklama, kongre katılım ücreti –ki, çoğu kez üç yüz ile bin dolar veya eura- ve diğer harcamalarla üç bin ile on beş bin lira arasında değişir.

Üniversiteler bilim insanlarına yılda bir-iki kere sözlü bildirin olmak ve kendin sunmak kaydıyla kongre katılım desteği vermektedir. Bu rakam genelde yurtiçinde beş yüz, yurtdışında iki-üç bin lira civarındadır. Son bir iki yıldır döner sermayesi güçlü olmayan üniversitelerde bu destek tamamen kalkmış veya bire düşmüştür.

2015 öncesi akademisyenlerin bir akademik teşvik derdi yoktu. Bölüm ve anabilim dallarında idealist birkaç bilim insanı ve onunla beraber çalışan araştırmacılar –gönülsüzde olsalar- kongreleri takip eder, onlardan istifade etmeye çalışırlardı. Aralık 2015’de akademik teşvik yönetmeliği yayınladı. O yıl her kes elindekiyle teşvik başvurusunu yaptı. Sonraki yıllarda teşvik etkisini gösterdi. Özellikle araştırma ve öğretim görevlilerine katsayı uygulaması topyekün bilimsel çalışmaları artırdı. Tabi ki içinde sorunlular vardı. Fakat bu bir öğrenme süreciydi, araştırma yapmayı öğrenme süreci…

İlk yönetmelik ulusal kongrelere teşvik vermedi. Bu büyük bir yanlıştı. Sonraki yıllarda bu kongrelerin birçoğu uluslararası kriterleri sağlayarak adı değiştirip yoluna devam etti. Bu arada her konuyu kapsayan multidisipliner kongreler icat edildi. Her şeye rağmen hâlâ ulusal olarak devam edenlerde (yön-org gibi) var. Önce poster bildiriler gitti, bir ara özetlere teşvik verildi, onlarda gitti, sadece sözlü sunulan tam metin bildirilere teşvik verildi.

Ulusal kongreler baştan elenmişti, uluslararası kongreler için önce bilim kurulunda beş yabancı bilim insanı olma şartı geldi. Ardından beş farklı ülkeden bilim insanın kongreye katılması şartı geldi. 2019 yılı akademik çalışmaları için 16 Ocak 2020 tarihinde (tarihleri yanlış okumadınız) yapılan değişikliklere göre ise; “uluslararası kongre beş farklı ülkeden tebliğ sunucusunun katıldığı,sunulan tebliğlerin yarıdan fazlasının yabancılar tarafından sunulduğu, üniversite yönetim kurulunun bu kongre uluslararasıdır diye karar aldığı” kongre olarak tanımlandı. Geçen yıla bu hükmü nasıl giydireceğiz? Adı üstünde geçen yıl; geçti gitti.

Akademisyen olmayanlar bu yazıyı okuduğunda sanır ki tebliğlerden (bildiri) akademisyenler su gibi para alıyor. Bütün bu teşvik yönetmeliği değişiklikleri; (yaklaşık 9-10 tebliğ ile 20 tam puana sahip bir akademisyen için; böyle biri var mı?) aylık 200 lira, yıllık 2400 lira için yapılıyor. Kongre katılım masraflarını yukarıda var. Değerlendirme sizin…

Akademisyenler aralarında konuşuyor; Türkiye’deki hiçbir kongrede sunulan tebliğlerin yarıdan fazlası yabancılar tarafından sunulmaz, yurt dışında işbirliği şeklinde de düzenlenen kongrelerde de yine Türkler fazla olur. Acaba Alman, Arap, Hintli, Cinli veya Fransız’ın düzenlediği kongreye mi katılsak? Bu kongrelerde beş farklı ülkeden katılımcı olduğunu nasıl biliriz, belgeleriz? Bu kongreler bildirileri genelde özet yayınlıyor. Yönetmelik tam metin diyor. Merkezi bir birim kongreleri takip edip hocalara duyuru yapsın bari… Akademik teşvike uygun olabilmesi için hangi kongreye katılalım?Alanımda dünyada böyle bir kongre var mı? Ne yapalım, biz yine bildiğimize devam edelim.

Kavram olarak felsefesi yetenekleri ortaya çıkarmak olan teşvik, “azda eşit olma” anlayışıyla yürür mü?

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Sedat Bostan - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Günebakış Trabzon Haber Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Günebakış Trabzon Haber hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Günebakış Trabzon Haber editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Günebakış Trabzon Haber değil haberi geçen ajanstır.



Anket Trabzonspor bu sezon ligi kaçıncı sırada bitirir?
Tüm anketler