Haluk Pekşen ve Sümela çıkışı…

TRABZON Milletvekili Haluk Pekşen milletvekilliği gibi sözün önemsendiği bir makamı doğru kullanmıyor. Yeterince araştırma yapmadan, kaynaklara dayand...

TRABZON Milletvekili Haluk Pekşen milletvekilliği gibi sözün önemsendiği bir makamı doğru kullanmıyor. Yeterince araştırma yapmadan, kaynaklara dayandırmadan sırf muhalefet olsun diye aklına estiği gibi konuşuyor ve yazıyor. Belki başlangıçta partisinde kendisine destek verenler çıkabilir. Sosyal medyadan “iyi salladın” diye alkışlayan da bulabilir. Lakin boşa salladığını zamanla öğrenecektir. Hem kendi tabanını yanıltıyor hem kent dinamikleri nezdinde sözünün itibarını bitiriyor. Hâlbuki tabanını doğru bilgilendirip motive etse partililer de kullanacak. Lakin söylemler gerçek olmayınca partililer daha ileri taşıyamıyor. Pekşen’in bu yaklaşımına çok ama çok örnek verebiliriz. Ama biz yalnızca önceki günkü beyanatını örnek göstereceğiz.

***

TİSAD öncülüğünde Trabzon’un turizm katmanları aylık beyin fırtınaları düzenliyor. Bu fikir toplantısında herkes görüşünü dile getiriyor. En son yapılan toplantıda Sümela’daki restorasyon yine gündeme gelmiş. Çalışmanın yavaş gittiğinden bahisle “Bu çalışmayla Sümela 3-5 yıl daha açılmaz” denmiş. Bu eleştiri önemli. Zira toplantılarda bu yaklaşımı dile getirenler aynı zamanda dağcı… Yani çalışmayı denetleyebilecek isimler. İhalesi yapılmış, bitiş süresi belirlenmiş ancak çalışmalar yeterli bulunmamış. Haluk Pekşen bu söylemi duyar duymaz yine harekete geçmiş. Pekşen “Sümela Manastırı bilinçli bir bahaneyle kapatıldı. Tadilat denilerek kapatıldı. Kafa örümcek dolunca amaç hasıl oldu.” demiş.

***

Pekşen örümcek kafalı AK Parti hükûmetinin Sümela’yı Ortodoks dünyasına bilinçli olarak ve tadilat adı altında kapattığını iddia ediyor. Bunları bir milletvekili söyleyebiliyor. Sümela Manastırı 15 Ağustos 2010 tarihinde ve tüm zorluklara rağmen AK Parti hükûmeti tarafından ibadete açıldı. Daha önceki yıllarda Sümela’da ayin yapmak için gelen Ortodokslara saldıranlar arasında CHP’liler de vardı. AK Parti hükûmeti bütün bu provokasyonlara karşı “ibadet özgürlüğü” çerçevesinde kilise olmamasına rağmen Sümela’yı ibadete açtı. Örümcek kafalılık bu mudur?

Daha önemlisi Sümela Manastırı’nda “kaya düşmesi” gibi bir tehlike var mıdır yok mudur? Yani ortada böyle bir tehdit yokken Turizm Bakanlığı sanal bir tehdit uydurmuş ve ihaleye çıkarak dağcılara milyonlarca lira para mı ödemektedir? Pekşen Turizm Bakanlığına gitse kaya düşme tehdidinin var olup olmadığını pekâlâ öğrenebilir. İhale gerekçesini raporla eline alabilir. Dahası bu kaya tehdidini Trabzon’daki turizmcilere de sorabilir. Bunların hiçbirini yapmadan “Örümcek kafalılar… Sümela’yı Hristiyanlar ibadet yapmasın diye kapattılar” demek hakikaten söz müdür?

Olaya daha farklı boyuttan bakalım. Daha önce yaşanan kaya düşme olayları kimsenin olmadığı döneme denk gelmişti. Hiçbir tedbir alınmadan ve o alan düzenlenip filelenmeden devam edilseydi!.. Allah korusun bir gün bir kaya düşse ve bir turist hayatını yitirseydi!..

1- Sayın Pekşen’in ne diyeceğini gerçekten merak ediyoruz.

2- Sümela gibi bir turistik destinasyonun nasıl bir algıya kurban gideceğini tahmin edebiliyoruz.

Gerçekten böyle bir kaza mı beklenseydi?

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Ali Öztürk - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Günebakış Trabzon Haber Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Günebakış Trabzon Haber hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Günebakış Trabzon Haber editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Günebakış Trabzon Haber değil haberi geçen ajanstır.



Anket Trabzonspor bu sezon ligi kaçıncı sırada bitirir?
Tüm anketler